Bugün artık birçok ambalaj ürünü, biyolojik olarak parçalanabilen ve kompostlanabilen malzemeler gibi çevre dostu avantajlara sahiptir. Ancak bu terimlerin tam olarak ne anlama geldiği çok fazla bilinmemektedir. Oysa ambalaj malzemelerinin çevre üzerindeki etkilerini tam olarak anlamak için, bu malzemeleri tanımak gerekmektedir.

Biyobozunur derken, malzemelerin parçalanıp doğaya geri dönme yeteneği ifade edilmektedir. Ambalaj ürünleri veya malzemelerinin biyolojik olarak bozunabilir olması için, atıldıktan kısa bir süre sonra, genelde bir yıl veya daha kısa sürede, tamamen parçalanmaları ve doğal elementlerine ayrışmaları gerekir. Biyolojik olarak parçalanma yeteneği, atık birikimini azaltmaya yardımcı olmakta ve daha güvenli, daha temiz ve daha sağlıklı bir çevreye katkıda bulunmaktadır. Biyolojik olarak parçalanabilen malzemeler arasında kağıt, karton, hatta bazı plastikler bulunur. Bununla birlikte, birçok plastik malzeme biyolojik olarak parçalanamaz ve yüzlerce yıl yerkürede atık olarak kalır.

Kompostlanabilir malzemeler de biyolojik olarak parçalanabilen malzemelere benzer, çünkü her ikisi de güvenli bir şekilde geri dönüşü amaçlar. Bununla birlikte, kompostlanabilir malzemeler, tamamen parçalandıktan sonra toprağa besin sağlayarak bir adım daha önde olmaktadır. Bu malzemeler, rüzgar, güneş ışığı, drenaj ve diğer faktörlere bağlı olarak belli koşullara sahip kompost yığınlarına eklenir. Biyobozunur malzemeler çöplüklerde parçalanacak şekilde tasarlanırken, gübrelenebilir malzemeler özel kompostlama koşulları gerektirmektedir. Kompostlanabilir ambalaj malzemeleri, suda çözülebilen ve güvenli bertaraf için kompostlara eklenebilen, strafor gevşek dolgulu ambalajlara bir alternatif olan nişasta bazlı bitkiler içerir.

Bugün gelişen teknoloji ile birlikte üretici firmalar, oluklu kaplar, biyolojik olarak parçalanabilen soya ve su bazlı mürekkepler ve daha fazlasını içeren çok çeşitli sürdürülebilir ambalaj çözümleri sunmaktadır.

Atık sorunu gerçeği daha belirgin hale geldikçe, işletmeler tüketicilere çeşitli çözümler sunmuşlardır, ancak bu sözde düzeltmelerin çoğu daha fazla atık yaratmıştır. Tüm plastiğin sadece yüzde 10’u geri dönüştürülmüştür. Ancak biyobozunur ve kompostlanabilir ürünler bu konuda daha ciddi yaklaşımlardır. Her ikisi de tüketici israfını azaltmayı amaçlayan ayrı süreçleri tanımlamaktadır.

Kuruluşumuz, belgelendirme ve etiketleme çalışmalarında her zaman yerli ve yabancı standartları, yürürlükte olan yasal düzenlemeleri ve genel kabul görmüş uygulamaları takip etmektedir. Bu çerçevede, talep eden işletmelere, kompost sertifikasyon ve C-Label (Compost Labeling) kompost etiketleme hizmetleri de vermektedir.